Marküteri parke, farklı renklerdeki ağaçların doğal renkleri korunarak, ahşap kaplamaları kesip iç içe geçirmek suretiyle döşenen bir yer kaplaması türüdür. Hatta bu sanata, oymacılık denilmesi daha doğrudur.
Özenle yapılması gereken bir sanat türüdür denilebilir. Yapılan bir işteki model tekrar aynı şekilde yapılamaz. Çünkü, ahşapta bulunan ham desen her seferinde farklılık gösterdiği için, aynı deseni başka bir işte tutturmak mümkün olmaz.
Önceleri el eli yapılan marküteri parke işçiliği, şimdilerde yerini son teknoloji ile donatılmış makinaların lazer kesimine bırakmıştır. Farklı geometrik şekiller ve nebati (Bitkisel) motiflerin masif parke ve papellere işlenmesiyle elde edilen karo, madalyon, bordür, göbek gibi dekoratif yer tasarımları ortaya çıkar.
Marküteri Parke Kullanım Alanları
Marküteri parke, uygulandığı mekâna zengin bir görünüm katması sebebiyle, mimarlar ve iç mimarlar tarafından; büyük oteller, kral daireleri, özel olarak tasarlanan mekânlar, kamu binaları, mimar tarafından düzenlenen evler vs. gibi özel ve lüks kategorilerine giren alanlarda sıkça tercih edilir.
Daha çok dekoratif bir amaçla hayatımıza giren bu parke modeli, mekâna boyut kazandırmak için de kullanılmaktadır. Uygulandığı alanda, ortaya yapılan bir göbek ya da odanın kenarlarına yapılan bir desen ile farklı bir dekoratif boyut ve zengin bir görünüm kazandırdığı için, mimarlar tarafından sıkça tercih edilen bir seçenektir.
Marküteri Parke’nin Hammaddesi Nedir?
Marküteri parkenin hammaddesi: Akçaağaç, Meşe, Maun, Ceviz, Dişbudak gibi ağaçlardan elde edilir. Yapılacak olan modelde mermer, fildişi gibi malzemelerin kullanılması ile mekân içinde daha tasarıma dayalı bir görünüm sağlanmış olur.
Kısaca Marküteri Parkenin Tarihi
Marküteri parkenin Eski Mısır’a kadar uzanan bir geçmişi olduğu söylenmektedir. Kleopatra’nın sarayında, işçiliği ile sanatını icra edenlerin birbirleriyle yarıştığı söylenir.
17. yüzyıl Fransa’sında yaygınlaşmıştır. Özellikle Paris’te Louvre ve Versailles’te bulunan tablolar ve mobilyalar ile bilinirliğini daha arttırmıştır.
Marküteri Parke Uygulaması Nasıl Yapılır?
Dökülecek olan şapın yoğunluğu tok olmalıdır ve 3-6 santimetre aralığındaki bir kalınlıkta uygulama yapılmalıdır.
Sert bir cisim yardımıyla sağlamlığı kontrol edilmelidir; bu kontrol yapılırken herhangi bir iz ve toz oluşmamalıdır.
Yeni dökülmüş bir şapın kuruma süresi, yaklaşık 7-8 hafta aralığını bulabilir.
Kuruma esnasında şapta oluşabilecek çatlaklar, kontrol edilerek düzeltilmelidir.
Uygulama yüzeyi temiz olmalıdır. Varsa, boya, zift, çimento gibi inşaat artıkları spatula yardımı ile giderilmelidir.
Uygulama aralarındaki seviye farklılıkları, 2 metrelik bir latanın, zemin üzerinde farklı yönlere gezdirilmesi ile giderilebilir. 3 milimetrenin üzerinde fark olmamasına dikkat edilmelidir.
Şaplı yüzey pürüzlü ise, yapıştırıcı sarfiyatını kontrol altında tutabilmek için, pürüzler giderilmelidir.
Bozuk yüzeyler bulunuyorsa, içeriğinde su bulundurmayan kimyasallarla üretilmiş tesviye şapı ile, bu bozukluklar onarılmalıdır.
Ahşap marküteri parke uygulaması, taş parke, mermer vb. zeminlerin üzerine yapılacaksa; zemin asitle temizlenmelidir. Daha sonra çift komponentli (bileşenli) bir ön astar sürülmeli ve bunun üzerine özel bir şap uygulaması yapılarak sertleşmesi beklenmelidir.
Parke üzerine, ahşap marküteri parke döşemesi yapılacaksa; eski parkeler sistrelenip (zımparalanıp) cilası yok edilmelidir. Döşeme işlemi bu uygulamadan sonra yapılmalıdır.
Zeminde yerden ısıtma bulunması durumunda; şap tamamen kuruduktan sonra, ısıtma serpantinlerindeki su ısısı 2-3 gün 30-35° seviyesinde tutulmalıdır. Döşeme işlemi bittikten sonra 3-5°C`lik kademelerle gereken ısıya ulaşılmalıdır. Zemindeki parkenin belli bir ısı gerginliğinin olduğu göz önüne alınmalı ve ısı seviyesi 30-35°C sınırını geçmeyecek şekilde tutulmalıdır.